Jump to content

malialdemir

Administrators
  • İçerik sayısı

    681
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    5

malialdemir tarafından gönderilen her şey

  1. malialdemir

    Gif

  2. malialdemir

    Paris, Fransa

    "La Maison Rose" -Paris, Fransa
  3. "Her Yer Yeniden Yeşerecek" Ermanno Olmi tarafından yazılan ve yönetilen 2014 yapımı savaş karşıtı film.
  4. Her Yer Yeniden Yeşerecek - Ermanno Olmi Fikri görüntüle "Her Yer Yeniden Yeşerecek" Ermanno Olmi tarafından yazılan ve yönetilen 2014 yapımı savaş karşıtı film. Yazan malialdemir Gönderim Tarihi 20-09-2024 Kategori Genel  
  5. Emirgan 1987 kışı.. Akşamın yavaş yavaş çöktüğü saatler..
  6. Para olur olmaz,biner giderdik Sözümüzde durur,geri öderdik Mazotu biterse,iner iterdik Kahrımızı çekti, Köy minibüsü Kıliması doğaldı, açardık camı Unuturduk içinde,kederi Gamı Yavaş giden şoför,alırdı Namı Kahrımızı çekti, Köy minibüsü Yollara dizilir,bekler binerdik Yokuşlarda kıymaz,düzde inerdik Köyden şehre kadar,sohbet ederdik Kahrımızı çekti, Köy minibüsü İçinden ağırdı,yukarda yükü Taşırdı köylerden,Yoğurdu sütü Sağlamsa teyibi,çalardı türkü Kahrımızı çekti, Köy minibüsü 20.01.2024 Hassalı Şair Mustafa Andız
  7. Kıymetli okurlar; edebiyat, kültür ve sanat hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? Kitap okuyor muyuz? Sanat eserlerini inceliyor ve bunlar hakkında fikir edinebiliyor muyuz? Peki, kitap yazarları hakkında neler biliyoruz? Bu yazarların biyografisini biliyor muyuz? Ülkemizde okuma yazma oranları 2023 yılı içinde TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) eğitim verilerine göre, 25 yaş ve üzerindeki ön lisans, lisan, yüksek lisans ve doktora mezunlarının 25 yaş ve üzeri toplam nüfus içindeki oranı, 2008’de yüzde 9,8 iken, geçtiğimiz yıl yüzde 24,6 olarak açıklandı. Bu yaş grubundaki ilkokul ve üzeri eğitim seviyelerinden mezun olanların oranı, 2008’de yüzde 26,5 iken, 2023 yılında yüzde 48,3 olarak hesaplandı. 6 YAŞ VE ÜZERİ OKUMA YAZMA BİLENLERİN ORANI 2008'de 6 yaş ve üzeri nüfusta okuma yazma bilenlerin oranı, yüzde 91,8 olurken, 2023'te bu oran yüzde 97,6'ya yükseldi. Diğer yandan, 2008-2023 yıllarında kadınlarda okuma yazma bilenlerin oranı ise yüzde 86,9'dan yüzde 96'ya, erkeklerde ise yüzde 96,7'den yüzde 99,2'ye çıktı. 25 yaş ve üzeri nüfusta, annesi yükseköğretim mezunu olan bireylerin yüzde 84,6'sının yükseköğretim, yüzde 12,5'inin ortaöğretim ve yüzde 2,9'unun ortaöğretim altı eğitim düzeyini tamamladığı belirlendi. Aynı nüfusta babası yükseköğretim mezunu olan fertlerin yüzde 80,2'sinin yükseköğretim, yüzde 16'sının ortaöğretim ve yüzde 3,8'inin ortaöğretim altı eğitim düzeyini tamamladığı öğrenildi. 25 yaş ve üzeri nüfusta, annesi ortaöğretim mezunu olan fertlerin yüzde 64,3'ünün, babası ortaöğretim mezunu olan fertlerin yüzde 55,4'ünün yükseköğretim mezunu olduğu belirtildi. Annesi ortaöğretim altı eğitim düzeyini tamamlayan fertlerin yüzde 27,9'unun, babası ortaöğretim altı eğitim düzeyini tamamlayan fertlerin yüzde 26,6'sının yükseköğretim mezunu olduğu ortaya çıktı. Kıymetli okurlar; Yukarıda verilen rakamların ülkemizde okuma-yazma verilerinden gayet olumlu sonuç çıktığı TÜİK verilerinde belirtilmiştir. Umarım, ülkemizde okuyan, gelişen ve bilinçlenen insanların artması dileğimle... Kalın sağlıcakla.
  8. Hatice Mualla Mezhepoğlu, Bebek semtinin "bir zamanlar" nasıl olduğunu anlatıyor. #kültür #sanat #tarih
  9. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ümüz ve silah arkadaşları önderliğinde, 30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun. 🇹🇷 NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE 🇹🇷 lv_0_20240830015630.mp4
  10. İncinsen de incitme
  11. Hüseyin Rahmi Gürpınar (17 Ağustos 1864, İstanbul – 8 Mart 1944, İstanbul), Türk romancı ve gazeteci. Hayatı 17 Ağustos 1864 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğlu olan Hüseyin Rahmi, üç yaşında iken annesinin ölümü üzerine, Girit'te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula başladı ancak babasının evlenmesi üzerine altı yaşında tekrar İstanbul'a anneannesinin yanına gönderildi ve eğitimine burada devam etti. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey'in himayesiyle Mekteb-i Mülkiye'ye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ciddi bir hastalık geçiren Hüseyin Rahmi buradaki öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre, Adliye Nezareti Ceza Kalemi'nde memur, Ticaret Mahkemesi'nde Azâ Mülazımı olarak çalışan Hüseyin Rahmi hayatını kalemiyle kazanmaya çalıştı. 1887'de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başlayan Hüseyin Rahmi, ardından İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve muharrir olarak çalıştı. II. Meşrutiyet döneminde 37 sayı süren Boşboğaz ve Güllâbi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. Bundan sonra çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerine neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 5. ve 6. dönemlerde Kütahya milletvekili olan Hüseyin Rahmi, ömrünün son otuz bir yılını geçirdiği Heybeliada'daki köşkünde 8 Mart 1944 tarihinde öldü ve oradaki Abbas Paşa Mezarlığı'na defnedildi. Edebiyat Hayatı Hüseyin Rahmi Gürpınar; İstanbul halkının toplumsal, töresel yaşantılarını, aile geçimsizliklerini, batıl inançlarını, yaşadığı çağdaki Türk toplumunun geçirmekte olduğu krizleri hümuristik bir mizah dehasile anlatır. Servet-i Fünuncuların yaşıtı olduğu halde, ayrı bir sanat görüşünü sürdürür. Romanlarındaki kahramanların çoğu 19. yy sonu İstanbul'un canlı, renkli insan, hayat manzaralarıdır. Eserlerinde Anadolu yoktur. Mizahı, güldürücü olduğu kadar, gülünç yönlerimizin yansıtılması, hicvedilmesi için gerekli bir araçtır. Hüseyin Rahmi, seçtiği tipleri seviyelerine uygun, ustaca konuşturur ve olayları gülünçlü, acıklı yönleriyle belirtir. Kuvvetli bir gözlem gücü vardır. Realist, natüralist bir görüşle "toplum için sanat" yapar. Ertem Eğilmez tarafından 1976 yılında çekilen Süt Kardeşler sinema filminin konusu Hüseyin Rahmi'nin Gulyabani (1913) isimli romanından uyarlanmıştır. Bağımsız sanatçılardan biri olarak da anılır. Edebi Kişiliği ve Edebiyat Anlayışı Naturalist bir yazardır. Ahmet Mithat Efendi'nin temsil ettiği edebi geleneği sürdürmüştür. Romanları teknik açıdan kusurludur. Dili sadedir. Eserlerindeki kişileri, yöresel şiveleriyle yansıtır. Sokağı edebiyata getiren sanatçıdır. Romanlarında sık sık olayla ilgisiz bilgiler verir ve olaya kendisini katar. Yapıtlarında İstanbul halkının günlük yaşantısından bahseder; eski İstanbul hayatını son derece canlı tasvirlerle ve kıvrak bir üslupla hikâyeleştirir. Eserlerinde 19 ve 20. yüzyılı gerçekçi ve yalın bir dil kullanarak betimlemiştir. Bundan dolayı halk tarafından sevilen bir yazar olmuştur. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanları ve öyküleri yeni nesiller tarafından da kolayca anlaşılabilmesi için 1960 sonrasında içinde Mustafa Nihat Özön'ün de yer aldığı bir edebî kurulca sadeleştirilmişti. Bu sadeleştirme kimilerince yerinde bulunurken kimileri de özgün dilin dokunulmadan bırakılması gerektiğini savunmuşlardı. Eserleri Hikaye, oyun ve roman türündeki eserlerinin sayısı 54'tür. Eserlerinden bazıları: Şık (1889) İffet (1896) Son Arzu (1922) Tesadüf (1900) Metres (1899) Şıpsevdi (1911) Nimetşinas (1911) Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç (1912) Mutallaka(boşanmış kadın) (1898) Gulyabani (roman) (1913) Hakka Sığındık (1919) Efsuncu Baba (1924) Evlere Şenlik, Kaynanam Nasıl Kudurdu (1927) Muhabbet Tılsımı (1928) Namusla Açlık Meselesi (Öykü, 1933) Utanmaz Adam (1934) Eşkiya İninde (1935) İki Hödüğün Seyahati (1933) Katil Buse ( Öykü, 1933) Kadın Erkekleşince (Oyun, 1933) Gönül Ticareti (1939) Gönül Bir Yeldeğirmenidir Sevda Öğütür (1943) Dünyanın Mihveri Kadın Mı? (1949) Melek Sanmıştım Şeytanı (1943) Dirilen İskelet (1946) Deli Filozof (1964) Kaderin Cilvesi (1964) Namuslu Kokotlar (1973) Shikure Babezu (1974) Kaderin Cilvesi (1912) Gönül Ticareti (1911) Ölümüne Sevgi Namussuz Necdet Fiyasko Mürebbiye (1889) Hayattan Sayfalar Kadınlar Vaizi Kesik Baş (1942) İstanbul'da Bir Frank Ben Deli Miyim? (1925) İnsan Önce Maymun Muydu? Meyhanede Hanımlar (1924) Can Pazarı Ölüler Yaşıyor Mu? (1973) Şeytan İşi (1933) Cadı (1912) Cadı Çarpıyor Bir Muadele-i Sevda (1899) Tünelden İlk Çıkış (Öykü, 1934)
  12. Ne azap, ne sitem bu yalnızlıktan, Kime ne, asılmaz duvar bendedir, Süslenmiş gemiler geçse açıktan, Sanırım gittiği diyar bendedir. Yaram var, havanlar dövemez merhem; Yüküm var, bulamaz pazarlar dirhem. Ne çıkar, bir yola düşmemiş gölgem; Yollar ki, Allah'a çıkar, bendedir. - Necip Fazıl Kısakürek
  13. 0 indirme

    Arıları bal üreten, kovanlarda yaşayan, ara sıra da iğneleriyle bizi sokan canlılar olarak görürüz çoğunlukla. Oysa bundan çok daha fazlasıdırlar. Yediğimiz meyve, sebze ve tahılların birçoğu onların taşıdığı polenler sayesinde yetişir örneğin; birçok bitki onların sayesinde ürer. Peki her üç lokmamızdan birini borçlu olduğumuz bu çalışkan dostlarımız hakkında ne biliyoruz? Arıları incelemeye başladıktan sonra tam bir arı sevdalısına dönüşen doğabilimci Thor Hanson, bu kitapta bizi zengin ve büyüleyici bir mikrokozmosa davet ediyor. Balarıları, eşekarıları ve yabanarılarından başka arı tanımıyorsanız şaşırmaya hazır olun, çünkü birbirinden ilginç özellikleri ve yaşam tarzlarıyla çeşit çeşit arı tanıyacaksınız: kazıcılar, madenciler, duvarcılar, yaprak kesenler, üçkâğıtçı guguk arıları ve daha niceleri. Bu esnada arılarla ilgili birçok sorunun yanıtını öğreneceksiniz: Arılar nasıl ortaya çıkıp farklılaştı? Çiçeklerle birlikte nasıl evrim geçirdiler? İnsanın evriminde nasıl bir rol oynadılar? Günümüzde arı nüfusunu tehdit eden etkenler neler? Arıların azalması insanlar ve dünya ekosistemi için ne anlama geliyor? Arısız bir dünya neye benzer? Onları korumak için ne yapabiliriz? “Bugün geldiğimiz noktada arıların yardımımıza ihtiyaç duyduğuna şüphe yok,” diyor Hanson. “Ama en az onun kadar merakımıza da ihtiyaçları var. Varlığımızda hayati bir rol üstlenen bu canlıların tarihini ve biyolojik yapısını incelemek insanı kolayca bir arı meraklısına çevirebilir, ki elinizdeki kitabın amacı da bu aslına bakılırsa.”
×
×
  • Create New...